TF-X Milli Muharip Uçak projemiz.
TFX milli muhrip uçak projemiz 2011 yılında start verilip, daha evvel baştan aşağı uçak yapmış bulunmayan Türkiye’nin bugün havacılık fuarlarının piri Paris’te boy gösterdiği projedir.
Hava kuvvetlerimizin gelecekteki uçak ihtiyacını karşılamak için tasarlanıp üretilecektir. Bu proje kapsamında ana yüklenici TUSAŞ firmasıdır. Proje gelecekteki hava kuvvetlerimizi oluşturacak hava üstünlük uçağı olarak, 5+! tasarlanan görünmezlik kabiliyeti (Stealth) olan uçak projedir.
Çift motorlu tasarıma sahip, gövde içinde yer alan istasyonlarda mühimmat taşıyabilecek şekilde planlanmıştır.
Projenin ilk meyvesi “ hangardan çıkış tarihi” 2023 tür. 2023 yılında MMU son halinde olması beklenen gelişmiş aviyonik sistemlerin bir kısmı olmadan hangardan çıkartılacak ve gerçek bir prototip olarak muhtemelen taksi yaparak göz önüne çıkacaktır.
2026 (tahmini) ilk uçuşunu yapacak olan MMU 2028 sonrasında da seri üretime geçmesi planlanmaktadır.
Projenin ilk animasyon videosu 2 yıl önce medyaya yansımıştır. Videoda hava üstünlük kabiliyetlerini gösteren manevraların dışında aynı zamanda 5. jenerasyon kabiliyetlerini de görmüş olduk.
Peki bu 5. nesil kabiliyetler nelerdir?
Gelişmiş Durumsal farkındalık yeteneğinden, 5+ nesil hayalet (stealth) tasarımdan, hava üstünlük uçağı olmasının yanında yeri geldiğinde hava-yer görevlerini pekala yapabilecek kabiliyette olması vb birçok etken sıralanabilir.
Dünyada savaş uçakları değişik platformlarda ve görev yüklerine göre tasarlanmışlardır
F22, F15 ve SU35 gibi platformlar hava üstünlük uçağı olarak tasarlanmıştır F35, F16 ve SU34 gibi ise multirole yani çok amaçlı uçaklar olarak tasarlanmıştır
Tam bu noktada ise biz bir uçaktan görev yüküne göre hem Hava-Hava muharebelerini hem de Hava-Yer görevleri icra edebilecek bir uçak üzerinde çalışıyoruz. Bu kabiliyete havacılık teriminde çok rollü yani multirole denmektedir.
Paris airshow’da lansmanı yapılan uçağımızın ilk kez görücüye çıkan 1/1 ölçekli maketinin açılışını görmekten mutluluk duyuyoruz. Gösterilen maket oldukça detaylı imal edilerek son derece gerçekçilik sunmuştur. 2009 İzmir havacılık fuarına getirilen F35 maketi ile aynı detaylara sahiptir.
Maketimizin açılışında Malezya Ordu ateşeleri ve diplomasi Heyeti tam kadro katılmıştır. Malezya daha önceden de MMU projemiz ile yakından ilgileniyordu.
Aynı fuarda Dassault Aviation firması tarafından tasarlanan 6.nesil (iddia) FCAS projesinin maketini de görmüş bulunduk.
Dassault Aviation firması Fransa’nın en köklü havacılık firması olmasına karşın kendi 6. jenerasyon uçaklarının maketinin MMU maketinin yanında basit kaldığını görüyoruz.Rakip firmanın bu yönde gerimizde kaldığına hepimiz şahit olduk. Bu noktada MMU projemizin “maketi” dahi son derece vizyonla boy göstermiş oldu.
Peki Milli Muharip Uçağın teknik detayları neler?
Uçağımız daha önceden 19.5 metre olarak tasarlanmasına karşın fuarda 21 metre uzunluk ve 70 metrekare kanat açıklığına sahip halde çıktı.
Uçağın gövde tasarımı animasyon ve tanıtım görsellerindeki haline göre daha ince ancak daha geniş bir şekilde tasarlanmış
F22’ye göre gövdesi daha ince ancak sağ ve sola doğru daha geniş bir yapıya sahiptir
Bu yapısı sayesinde bize kanatlarının daha kısa olduğu hissini vermektedir lakin 70 mtkare yabana atılacak bir ölçü değildir. Silah istasyonları tam gövde altına ve kanat alıklarına gizlenmiş şekilde tasarlanmıştır 5. Nesil uçakların geneltasarımı silah sistemlerinin gövde içine gizlenmesi ile tamamlanmıştır
Uçağımızın uzunluğu F22 den 2 mt uzun J20 den 2 mt kısa olarak tasarlanmıştır. Bu uzunluk 5. nesil uçakların için gayet ideal ve tatmin edici bir değerdir.
Gövde yapısının ince ve kenarlara doğru daha geniş tasarlanması ile tahminimce başta RCS değerinin dahada düşürülmesi, sonrasında havaya karşı direncini düşürerek muadillerine göre daha düşük itki ile yüksek performans elde etmesi amaçlanmıştır.
Bu tasarım ile gövde altına tahminimce minimum 6 adet göktuğ hava-hava füzesi sığdırılması planlanmıştır Kanat altı ve gövde yanlarında bulunan gizli istasyonlara ise birer adet füze düşünülmüştür
Gövde içinde 6 adet BWR (ufuk ötesi vuruş) füzelerinin sığdırılması da mümkün olabilir
Kanat altı gizli gövdelerin içine ise ikişer adet kızılötesi güdümlü (IIR) it dalaşı (dogfıght) füzeleri yerleştirilebilir.
Bu silah yükünü uçağın ölçülerine ve değişen, gelişen aviyonik sistemlerin küçültülmesiyle şahsım adına mümkün buluyorum.
Bu teoriden gidersek gövde altı 6 adet BWR füzesi ve gövde yanları 2 şerden 4 adet IIR füzesi eklediğimizde çok ciddi bir silah yükünü görmüş oluyoruz.
Kokpit tasarımına gelince tasarımın dar olduğunu görmekteyiz. Kokpitin arkası dik tasarlanarak hemen hemen pilotun arkasını görmesi imkansız kılınmış
Sosyal medyada ve forum sayfalarında bu konu ile alakalı eleştiriler olduğu halde ben olaya daha farklı bakıyorum
Eleştirilerden tamamı neredeyse “pilotun arkasını görememesi” fikrine dayanıyor. Bende burada şunu söylemek istiyorum; “Bu bir 5+ nesil uçaktır Pilotun arkasını görmesine gerek yoktur.”
Ciddi bir durumsal farkındalık kabiliyetine sahip bu platform kaska entegre görüş sistemi, farkındalığı sağlayan sensörleri ve füze teknolojisiyle 360 derece görüş ve ateş gücüne sahiptir. Dolayısı ile mühendislerimiz de bu uçağın zaten gelişmiş teknoloji ile donatılmış olmasından kokpitin arkasını görüşe kapatmıştır.
İçerisinde gelişmiş sensör ve aviyonikler barındıracak uçağımız sanırım hiç bir zaman düşmanın arkasına geçmesine izin vermeyecektir. Geçtiği durumda da düşmanı önüne almadan da görüp ateş edebilecektir.
Motor konusunda ilk uçuşunu Amerikan GE (General Electric) firmasının F110 motorları ile yapması planlanmaktadır. Buda bize seri üretimde F-110 temelli bir motor geliştireceğimizi gösterir.
Uçakta >27000 lb kuvvetinde iki motor planlanmaktadır. Bizlerin tahmini ise Türk firmalarının seri üretim tarihine göre en az bu uçak için 35000lb lik motor geliştirilmesidir. Buda bize 70.000 lb güç yaptırır.
Uçağımızın menziline gelecek olursak 19.5 mt düşünüldüğü zaman 600 deniz mili istendiğini göz önüne alırsak uçağımızın boyu uzadı ve 21 mt oldu. Hava kuvvetleri ise 21 metrelik MMU için 1000 mil menzil istiyordu.
Lakin kesin menzil bilinmese de 600+ ve 1000 mil arasında menzile ulaşması beklenmektedir.
Bu durumda çağımız dikine gidip gelmekten ziyade daha fazla havada kalması düşünmekteyiz
Buda bize uçağımızın düşman uçağına “ kaçma , sadece yorgun vurulacaksın “ mesajını vermektedir.
Uçağın üretim adedine gelecek olursak, fuar açılışında sayın Temel KOTİL tarafından ilk defa 400 adet üretileceği söylenmiştir. Türk hava kuvvetleri 180 adet almayı planlamaktadır.
Fuar maketinde kanat ve gövde altında sergilenen uçağın taşıyacağı silah çeşitlerine bakacak olursak
-MBDA şirketi tarafından geliştirilmekte olan, 320 km menzilli, radar güdümlü (RF) METEOR füzesi.
-MBDA tarafından geliştirilen kısa menzilli Kızılötesi güdümlü (IIR)ASRAAM füzesi.
-Yine MBDA tarafından geliştirlen SPEAR Hava-Yer füzelerinin olduğunu görmekteyiz
Bu da bize Avrupalı katılımcılar için aslında açık bir kapımızın olduğunu göstermektedir.
Bu tip füzeleri Avrupa hava kuvvetleri kullandığı için projeye Avrupa’dan katılım beklediğimizin göstergesidir
Akabinde
-Som füze ailesi
-Milli SDB
-Göktuğ füze ailesini görmekteyiz.
Maketin yanında bu silah çeşitliliği bile uçağımızın ne kadar göz doldurduğunu göstergesidir.
Platformun genel aviyoniklerinin tamamı yerli olacaktır.
BUNLARIN içinde dost/düşman tanıma sistemleri(IFF) / silah çeşitliliği ve sistemleri / hud-kokpit / iletişim sistemleri / sensör sistemleri / elektronik harp ve karşı koyma sistemlerinin tamamı yerli olacaktır.
Ayrıca bir FX pilotu belkide 5 adet sürü iha/ Avcı iha yada hava yer görevi icra ederek ihaları komuta-kontrol edebilecektir.
Geleceğin harp teknolojilerinde uçağımızın bu tür özellikleri barındırması hayal ötesi bir şey değildir.
Gözümden kaçmayan diğer bir hususta ön tekerinin çift olması; malum genelde NAVAL (donanma) uçakları uçak gemilerinden fırlatılmak üzere mancınığa bağlanabilmesi için çift tekere sahip oluyor. Bu da bana acaba 2030’lu yıllarda bir CVN uçak gemisi sahip olup, bu gemilerde kullanmak için mi tasarlandı diye düşündürmüyor değil.
Bir kaç ay kalan TeknoFest fuarında maketimizi daha da yakından inceleyeceğiz.
Sonuç itibariyle savunma sanayimimizdeki atılımları görünce ve yapılan, hayata geçirilen projelere bakınca böyle bir uçağı yapmak ve TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE KAZANDIRMAK HAYAL DEĞİL.
TÜRKİYE ARTIK HAYALLERİ ÜRÜNLERE DÖNÜŞTÜRÜP KULLANAN VE BUNDAN İSTİFADE EDEN KÖKLÜ BİR DEVLETTİR.
BU PROJE TÜRKİYE İÇİN KÜÇÜK
TÜRK MİLLETİ İÇİN İSE BÜYÜK BİR PROJEDİR.
Makalenin bir bölümü gerçek, tahminler ise kişisel analizlerimdir.
Yazar: Kadir Çınar
Yorum Ekle